İlgili Sonuçlar

• vermek (v.)
  منح {[َ مَنْحًا]}
  daha fazlası ...
• ödüllendirmek
  مَنَحَ {[َمَنْحًا الجَا}
  daha fazlası ...
• uyum (n.)
  منح
  daha fazlası ...
• danışmak (v.)
  منح
  daha fazlası ...
• görüşmek (v.)
  منح
  daha fazlası ...
• takdis (n.)
  منح البركة
  daha fazlası ...
• sığınma (n.) , {pol.}
  لجوء {سياسة}
  daha fazlası ...
• iltica (n.) , {pol.}
  لجوء {سياسة}
  daha fazlası ...
• sığınma hakkı
  حق اللجوء
  daha fazlası ...
• barınak (n.) , {pol.}
  لجوء {سياسة}
  daha fazlası ...
• iltica etmek
  لُجُوء
  daha fazlası ...
• sığınmacı
  طالب اللجوء
  daha fazlası ...
• sığınma talebi
  طلب اللجوء
  daha fazlası ...
• siyasi sığınma hakkı
  حق اللّجوء السياسي
  daha fazlası ...
• barınak (n.)
  حق اللجوء السياسي
  daha fazlası ...
• iltica (n.)
  حق اللجوء السياسي
  daha fazlası ...
• sığınma (n.)
  حق اللجوء السياسي
  daha fazlası ...
• güç kullanmaya sığınma
  اللجوء إلى استخدام القوة
  daha fazlası ...

örneklerde

• Sığınma hakkı sağlayamayız. Dışişleri buna izin vermeyecektir.
  لا نستطيع منحه اللجوء لن تسمح الخارجيه بذلك أبداً
• Sığınma hakkı verilene kadar burada yasal olarak çalışamayacağımı... ...bilmelisin.
  أنت تعلمين أني لن أكون قادراً على العمل هنا قانونياً حتى يتم منحي حق اللجوء
• Kanserden ölmek üzere olan Şah, Amerika’daki bir hastaneye gönderildi.
  مُحتضراً من السرطان, تم منح الشاه اللجوء السياسي في الولايات المتحدة
• Kanserden ölmek üzere olan şaha ABD sığınma hakkı tanıdı.
  مُحتضراً من السرطان, تم منح الشاه اللجوء السياسي في الولايات المتحدة