İlgili Sonuçlar

• komşu (adj.)
  مجاور
  daha fazlası ...
• bitişik (adj.)
  مجاور
  daha fazlası ...
• yakın (adj.)
  مجاور
  daha fazlası ...
• öyleyse
  أذن
  daha fazlası ...
• başak (n.)
  أذن
  daha fazlası ...
• öyleyse (adv.)
  إذن
  daha fazlası ...
• sanki (adv.)
  إذن
  daha fazlası ...
• böyle (adv.)
  إذن
  daha fazlası ...
• öyle (adv.)
  إذن
  daha fazlası ...
• izin
  أذن
  daha fazlası ...
• izin vermek
  أذن
  daha fazlası ...
• kulak
  الأذن
  daha fazlası ...
• müsaade
  أذن
  daha fazlası ...
• nezaket (n.)
  إذن
  daha fazlası ...
• kadar (adv.)
  إذن
  daha fazlası ...
• kulp (n.)
  أذن
  daha fazlası ...
• kulak (n.)
  أذن
  daha fazlası ...
• kabza (n.)
  أذن
  daha fazlası ...
• tutamak (n.)
  أذن
  daha fazlası ...
• tutamaç (n.)
  أذن
  daha fazlası ...
• müsaade (n.)
  إذن
  daha fazlası ...
• permi (n.)
  إذن
  daha fazlası ...
• kibarlık (n.)
  إذن
  daha fazlası ...
• namaz için ezan okudu
  أذن للصلاة
  daha fazlası ...
• kulakzarı (n.)
  طبلة الأذن
  daha fazlası ...
• kulaks vermek
  طَبْلَةُ الأذن
  daha fazlası ...
• kulakçık
  صوان الأذن
  daha fazlası ...
• kulak çınlamak
  طَنِينُ الأذن
  daha fazlası ...
• kulak (n.)
  صوان الأذن
  daha fazlası ...
• erişim (n.)
  إذن بالوصول
  daha fazlası ...

örneklerde

• -Aşçı bana Greenville'e giden bir harita yaptı. -Yani?
  رسم "كوكي" خارطة لبلدة جرينفايل المجاورة إذن؟-
• Ian yandaki evde değilse, nerede?
  حسن لو لم يكن (إيان) في البيت المجاور فأين هو إذن؟