arabdict Dictionary & Translator - Arapça-Türkçe için çeviri مُوسَى عَلَيْه السَّلاَم

  • arabdict Dictionary & Translator Arapça Türkçe
  • arabdict
  • Ask Ask
  • aggiungi Kelime ekle
  • D e R Soru & Cevap
  • account
    Giriş yap/Üye ol
  • più
    • Ask
    • Kelime ekle
    • Soru & Cevap
    • Favoriten
    • Sözcük Çalışması
    • İrtibat
    • Onur Listesi
    • Tarih
    • istek listesi
sözlük seç
  • Almanca - Arapça
  • İngilizce - Arapça
  • Fransızca - Arapça
  • İspanyolca - Arapça
  • İtalyanca - Arapça
  • Türkçe - Arapça
  • Arapça - Arapça
        Çevir | Synonyms | Opposites | correct

        Çevir Türkçe Arapça مُوسَى عَلَيْه السَّلاَم

        Türkçe
         
        Arapça
        İlgili Sonuçlar
        • Musa
          مُوسَى عَلَيْه السَّلاَم
          daha fazlası ...
        • Havva
          زَوْجَةُ آدَم عَلَيْهِ السَّلاَم
          daha fazlası ...
        • ustura
          مُوسًى
          daha fazlası ...
        • jilet (n.)
          موسى
          daha fazlası ...
        • dil balığı
          سَمَك مُوسَى
          daha fazlası ...
        • jilet (n.)
          موسى الحلاقة
          daha fazlası ...
        • fa
          اَلأنَّغْمَةُ الرَّابِعَة مِن السُّلم الْمُوسِىّ
          daha fazlası ...
        • dolu (n.)
          سلام
          daha fazlası ...
        • sükun (n.)
          سلام
          daha fazlası ...
        • barış
          سَلاَم
          daha fazlası ...
        • ağız tadı
          سَلام
          daha fazlası ...
        • asayiş
          سلام
          daha fazlası ...
        • güvenlik
          سَلاَم
          daha fazlası ...
        • selamet (n.)
          سلام
          daha fazlası ...
        • selam (n.)
          سلام
          daha fazlası ...
        • emniyet (n.)
          سلام
          daha fazlası ...
        • sulh (n.)
          سلام
          daha fazlası ...
        • huzur (n.)
          سلام
          daha fazlası ...
        • barışı tesis etmek
          إقامة السلام
          daha fazlası ...
        • barışı ihlal etmek
          إحلال السلام
          daha fazlası ...
        • kurtuluş yeri
          دار السلام
          daha fazlası ...
        • selamlamak (v.)
          أدى السلام
          daha fazlası ...
        • Allah'ın selamı size olsun
          سلام عليكم
          daha fazlası ...
        • selam dur
          سَلاَم سِلاَح !
          daha fazlası ...
        • selamı sabahı kesmek
          اِنْقَطَعَ مِنَ السَّلاَم
          daha fazlası ...
        • selamlaşmak
          تَبَادَلَ السَّلاَم
          daha fazlası ...
        • uluslararası barışın güçlendirilmesi
          توطيد السلام العالمي
          daha fazlası ...
        • uluslararası barışı tehdit
          تهديد السلام العالمي
          daha fazlası ...
        • nedensellik (n.)
          علية
          daha fazlası ...
        • borç (n.)
          عليه
          daha fazlası ...
        • «
        • 1
        • 2
        • 3
        • »

        örneklerde
        • Ardından gökyüzü kararır. Bir gök gürlemesi duyulur.
          (تجديف) .موسى عليه السلام وعيسى عليه السلام يلعبان الجولف
        • Diyelim ki bir mucize oldu, tüneli bitirdik.
          لنقل أننا حصلنا على معجزة شق البحر لـ " موسى " عليه السلام
        • Ta ki Musa,... ...bana değil, Tanrı'ya... ...güvenin diyene kadar.
          ـ حتى قالَ موسى عليهِ السلام لا تثِقونَ بي ؟ ـ ثِقوا بالله
        • Musa da Yahudilerin kölelikten kurtarıp Mısır'dan kaçmasını sağlamıştı.
          ـ موسى عليهِ السلام في سِفرِ الخُروج رَحَلَ قبل أن يستطيعوا إيقافه
        • Belki Yeşua'nın borazanıyla yerle bir ettiği surlar kadar kalın değil.
          ربما ليست بمتانة الأسوار التى هدمها يشوع بنفير الأبواق " يشوع قائد اليهود بعد موسى عليه السلام "
        • Tevrat'ın dördüncü kitabı olan Sayılar'ı hatırlayın... ...Tanrı, Musa'ya Kenan Diyarı'ndaki vâdedilmiş topraklara girmesini emretmiş.
          تذكروا ما حدث فى الماضى عندما أمر الله سيدنا موسى عليه السلام بأن يدخل الأرض الموعودة
        • Sence biri Musa'nın Kızıl Deniz'i ikiye ayırışını mı taklit etti?
          هل تعتقد أن هناك من لعب دور موسي(عليه السلام)وقام بشق البحر الأحمر لهم؟
        • Andolsun , onlardan önce Fir ' avn toplumunu da ( imkanlar vererek ) sınadık . Onlara değerli bir elçi geldi , ( şöyle diyerek ) :
          « ولقد فتنا » بلونا « قبلهم قوم فرعون » معه « وجاءهم رسول » هو موسى عليه السلام « كريم » على الله تعالى .
        • Andolsun , Biz kendilerinden önce , Firavun ' un kavmini de denedik . Onlara kerim bir elçi gelmişti ;
          « ولقد فتنا » بلونا « قبلهم قوم فرعون » معه « وجاءهم رسول » هو موسى عليه السلام « كريم » على الله تعالى .
        • And olsun ki , onlardan önce , Firavun milletini denemiştik . Onlara gelen değerli bir peygamber demişti ki :
          « ولقد فتنا » بلونا « قبلهم قوم فرعون » معه « وجاءهم رسول » هو موسى عليه السلام « كريم » على الله تعالى .
        support arabdict
        Sözlükler ve sözlükleri
        • Almanca
        • İngilizce
        • Fransızca
        • İspanyolca
        • İtalyanca
        Soru & Cevap
        • Sorular Almanca
        • Sorular İngilizce
        • Sorular Fransızca
        • Sorular İtalyanca
        • Sorular İspanyolca
        Links & Partner
        • arabdict Android
        • arabdict Apple
        • Onur Listesi
        • Videos
        Follow arabdict
        • İrtibat
        • Hakkımızda

        Telif hakkı © 2008 – 2025

        • dil seç
          • Deutsch
          • English
          • Français
          • Español
          • Italiano
          • عربي
        • Bas
        • Terms of use
        • data privacy

        Üye ol / Giriş yap


        Kelime ekle



        Arama Tavsiyeleri

        - Arama sonuçlarını filtrelemek için.
        - Tam sonuçları gösterir.
        - Bir kayıdı düzenlemek veya değiştirmek için kalemi kullan.
        - Ok ilave bilgileri belirtir.
        - Harici internet sitelerinde aramak için.
        - İlave bilgileri ve örnekleri kapatmak çin.
        - Google Translate kullanarak arama sonuçlarını telaffuz etmek için.
        - Çeviri bilgisini göstermek için.

        Verb Conjugation (Arapça)